Çevre mühendisleri hava kirliliği için uyardı. TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Baran Bozoğlu, Türkiye’nin 2018 yılı Hava Kirliliği Raporu’nu açıkladı. Bozoğlu, “Türkiye’de en az 60 milyon vatandaşımız kirli hava solumaktadır. Yani yılın 3’te 2’sinde kirli havaya maruz kalmaktadır. Bu ciddi bir halk sağlığı problemidir” dedi.
Baran Bozoğlu, Çevre Mühendisleri Odası tarafından hazırlanan 2018 yılı Türkiye Hava Kirliliği Raporu’nun detaylarını düzenlediği basın toplantısıyla paylaştı. Bozoğlu, raporu Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın internet sitesinde yer alan verileri analiz ederek hazırladıklarını söyleyerek, hava kirliliğinden kaynaklı hastalıklara dair verilerin açıklanması için de Sağlık Bakanlığı’na çağrıda bulundu.
Bozoğlu, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre dünyada her yıl 7 milyon insanının hava kirliliği nedeniyle hayatını kaybettiğine dikkat çekti. 5 yaş altı çocuklarda her 10 ölümden birinin hava kirliliği kaynaklı olduğuna işaret etti.
Son yayınlanan OECD raporuna göre her yıl Türkiye’de 30 bin insanın hava kirliliği nedeniyle hayatını kaybettiğini ifade eden Bozoğlu, hazırladıkları yıllık raporun Türkiye’deki vatandaşların ve çocukların yoğun bir şekilde hava kirliliği problemiyle karşı karşıya olduğunu gösterdiğini kaydetti.
Bozoğlu, daha sonra illere göre partikül madde, azotdioksit, azotoksit ve kükürtdioksit parametrelerine göre hesaplanan hava kirliliği oranlarını açıkladı.
Hava kirliliğinin başta solunum yolları hastalıkları olmak üzere, akciğer kanserine kadar varan ciddi hastalıklara yol açtığını belirten Bozoğlu, “Yıllık ortalamalarına baktığımız zaman, Türkiye’nin tamamında partikül madde yani toz probleminin olduğunu ve halk sağlığını tehdit ettiğini söyleyebiliriz. Bu kentlerin başında İzmir, İstanbul, Ankara, Adana, Kahramanmaraş-Elbistan, Erzurum, Ağrı, Iğdır, Bursa, Mersin, Niğde, Erzincan, Denizli, Afyon ve Muğla gelmektedir. Partikül maddenin temel kaynağının taşıtlar, kentsel dönüşüm, toz ve sanayi olduğunu da söylemek gerekiyor” diye konuştu.
Termik santrallerin olduğu Muğla Yatağan, Afşin Elbistan gibi bölgelerde de çok yoğun bir hava kirliliği olduğunu kaydeden Bozoğlu, uydu verileri üzerinden Türkiye ve Avrupa’nın toz problemini de karşılaştırdı.
Bozoğlu, “Ortaya çıkan veriler gerçekten üzücü ve halk sağlığı probleminin Türkiye’nin her tarafında yaşandığını ortaya koyan veriler olduğunu gördük. 2003 yılında hava kirliliğine karşılıklı olarak baktığımız zaman Türkiye’nin hava kirliliği Avrupa’ya göre sadece yüzde 5,6 oranında fazlayken, 2018 yılına geldiğimizde bu oranın yüzde 33,4’e çıktığını görüyoruz. Yani Avrupa’da alınan önlemler partikül madde oranlarının azalmasını sağlamış ama Türkiye’de yeterince önlem alınmaması nedeniyle hızlı bir toz kirliliği probleminin yaşandığını görüyoruz” diye konuştu.
Bozoğlu, partikül madde 2,5 ölçümlerinde ise İstanbul, Ankara, Malatya, Artvin, Samsun, Bilecik, Bolu, Bursa, Çanakkale, Çorum, Edirne, Erzurum gibi yine büyük kentlerde yoğun bir kirliliğe rastlandığını bildirdi.
Taşıtlardan kaynaklı azotdioksit ölçümleri konusunda ise Türkiye’nin büyük çoğunluğunda yeterli ölçüm yapılmayışından kaynaklanan bir sorun yaşandığına dikkat çeken Bozoğlu şunları söyledi:
“Yapılan ölçüm sonuçlarına İstanbul Göztepe başta olmak üzere Türkiye’nin birçok bölgesinde azotdioksit probleminin olduğunu görüyoruz. Bunları sıraladığımız zaman Adana-Doğankent, Amasya-Şehzade, Ankara-Çankaya, Demetevler, Sıhhıye, İstanbul-Aksaray, Beşiktaş, Çatladıkapı, Esenler, Göztepe, Kadıköy, Kartal, Mecidiyeköy, Selimiye, Şirinevler, Ümraniye, Üsküdar, İzmir-Şirinyer gibi nüfus yoğunluğunun fazla olduğu bölgelerde de yoğun bir şekilde azotdioksit kirliliğinin olduğunu tespit etmiş bulunuyoruz. Yani Türkiye’nin büyük kentlerinde nüfusun yoğun olduğu bölgelerde hava kirliliği problemi ne yazık ki devam ediyor.”
Bozoğlu, yine taşıtlardan kaynaklanan azotoksitli hava kirliliğinde de İzmir, İstanbul ve Ankara’nın ilk 3’te yer aldığını dile getirdi.
Bozoğlu, kükürtdioksit kaynaklı hava kirliliğinin ise kömürün yanmasıyla meydana geldiğini hatırlattı. “Edirne-Keşan’da kükürtdioksit oranının çok yüksek olduğunu geçen raporlarımızda tespit etmiştik. Ancak hala bir çözüm üretilemediğini görüyoruz. Kükürtdioksit kaynaklı İstanbul, Adana, Edirne-Keşan, Ağrı, Kahramanmaraş, Yozgat, Manisa, Hakkari, Bitlis, Şanlıurfa, Karabük gibi kentlerimizde yoğun kirlilik gözlendiğini söyleyebiliriz” dedi. Bozoğlu, diğer yakıtlardan daha ucuz olmasından dolayı kömürün tercih edildiğini vurgulayarak, “Belediyelerden, özellikle yardım kuruluşlarından, vakıflardan vatandaşlara kömür yardımı yapmak yerine doğal gaz, elektrik gibi ısınma amaçlı kullanacakları yardımları yapmayı tercih etmelerini istiyoruz” diye konuştu.
Türkiye’de hava kirliliği değerlerinin diğer bölgelere daha az olduğu illeri de Artvin, Ardahan, Tunceli, Gümüşhane Gemilerçekeği ve Rize Ardeşen olarak açıklayan Baran Bozoğlu, “Bütün tabloyu ortaya koyduğumuz zaman Türkiye’nin tamamında hava kirliliği probleminin yaşandığını söyleyebiliriz. Ya maske kullanacağız ya da bu hava kirliliği problemi çözülecek. Türkiye’de en az 60 milyon vatandaşımız kirli hava solumaktadır. Yani yılın 3’te 2’sinde kirli havaya maruz kalmaktadır. Bu ciddi bir halk sağlığı problemidir” dedi.
Çevre Mühendisleri Odası’nın hava kirliliğinin azaltılmasına yönelik çözüm önerilerini de paylaşan Bozoğlu, daha doğru ölçümlerin yapılması, termik santrallere tanınan çevre muafiyetinin uzatılmaması, trafikte yeşil dalga ve akıllı sinyalizasyon sisteminin yaygınlaştırılması gerektiğini sözlerine ekledi.
Kaynak: https://www.gercekgundem.com/guncel/77538/cevre-muhendisleri-hava-kirliligi-icin-uyardi